Bu Sezon İzlenesi Diziler

Pek çok dizinin yeni sezon bölümlerinin yayına gireceği Eylül ayı geldi çattı. Umut (güzide blogumuzun şu dönem sessiz yazar gibi görünen diğer yazarı) ile takip ettiğimiz dizilerin sayısı -özellikle de daha önce bihaber yaşayıp gittiğimiz In Treatment, Damages ve Breaking Bad gibi dizilere yeni yeni sardırdıktan sonra- korku verici biçimde artmaya başladı. Bu sezon bölüm bölüm izlenecek dizilerin bir listesini çıkarınca, on iki (rakamla: 12!) dizi çıktı ortaya. Bu diziler habire ara verir, birinin yayınlandığı hafta diğeri tatilde olur, zaten dört tanesi de 2011'den önce başlamayacak bile, bir haftada ortalama üç-dört bölüm bile olmaz seyredecek, onlar da bir oturuşta seyredilir diye diye sakinleştirmeye çalışıyoruz kendimizi ki hayatımız dizilerle geçmesin. Ya da geçsin. Dizi güzel şey. İşte bizim bu sezon izleyeceklerimiz ve başlangıç tarihleri:

Nikita 1. sezon (9 Eylül)

Luc Besson'un 1990 tarihli aynı adlı filminden bir uyarlama Nikita. Hikaye bir hayli değişmiş, kızımız bu sefer teşkilattan kaçıp, onu çökertmeye çalışacakmış falan filan. Pilot bölümü birkaç gün önce yayınlandı ancak ben izlemedim henüz, bölümün notları ne çok parlak, ne de kötü. Diziyle ilgili beklentilerim yüksek değil açıkçası, yine de ilk sezonun tamamını şikayet etmeden izleyeceğim, dizinin doğduğu filmi (ve genel olarak ajan hatun konseptini) çok seviyorum çünkü.

Ayrıntılı bilgi için: Nikita

Survivor 21. sezon (15 Eylül)

İtiraf etmem gerekirse bir TV dizisi değil de reality show olan Survivor'ı, tüm dizilerden daha çok özledim. Artık bundan utanmamayı da öğrendim :) Gerçi bir önceki sezondan yani Heroes vs. Villains'dan sonra yeni sezonun heyecanlı olmasının imkanı var mı diye düşünmeden edemiyor insan. Ama Survivor'ın ne olursa olsun, en sıkıcı sezonunda bile belli bir çıtanın altına hiç düşmediği de bir gerçek. En iyisi bekleyip görmek.

Not: Türk televizyonlarında "Survivor" adı altında yayınlanan program değil burada bahsettiğim. Onunla ilgili görüşlerim için Survivor Türkiye: Acıklı bir Survivor Deneyimi yazısını okuyabilirsiniz. Yok gerçek Survivor'ı merak ediyorsanız, Survivor: Heroes vs. Villains yazısına buyrun.

House 7. sezon (20 Eylül)

House, uzun süredir, televizyondaki en zekice dizi bana göre. Seyircisinin zekasına, algısına ve kavrayışına duyduğu saygı ve de Hugh Laurie, benim dizinin müptelası olmamı sağladı. Eğer hâlâ izlemediyseniz ve 'hastane dizileriyle işim olmaz, tıptan mıptan ne anlarım, Grey's Anatomy ve türevlerinden de nefret ediyorum' diyorsanız (ki ben diyordum) bile bir şans verin derim. 7. sezon, House'ı ilk kez bir ilişki içinde göreceğimiz için çok çok merakla beklenen bir sezon hem.

Glee 2. sezon (21 Eylül)

Bu sezon izleyeceğim diğer diziler kadar ciddiye almayacağım, ama büyük ihtimalle bana katıksız eğlence sağlayacak dizi Glee. Başlarda karakterlerin tek boyutluluğu, olaylardaki melodram havası ve müziklerin pop ağırlıklı olması beni iyice bir soğutmuş olsa da, ilk sezonun ortalarında bir yerlerde kapıldım diziye ve bir doz endorfin salgılatmaya başladı bana her bölümde, ki diziyi bitireli bir ayı geçmiş olmasına karşın, Dream On hâlâ dilimde. Kafa dağıtıp neşelenmek için birebir, diğer ciddi diziler gibi bir kendini adama/her bölümü hatırlama da gereksinmiyor izleyicisinden üstelik. 2. sezonunun en az ilki kadar eğlenceli olacağına eminim.

Ayrıntılı inceleme için tıklayın: Glee

The Office 7. sezon (23 Eylül)

The Office, şimdiye dek izlediğim en komik dizi. Bu da geç keşfettiğim dizilerden; ilk altı sezonunu birkaç ay gibi kısa bir süre içinde izledim, üstelik izleyeli sadece birkaç ay olmasına rağmen, Michael Scott ve Dwight Schrute'u şimdiden çok özledim. Arka arkaya soluk almadan altı-yedi bölüm yerine her hafta bir bölüm şeklinde izlenecek bir The Office nasıl olur, merakla bekliyorum. (Bu sezon Steve Carrell'in son sezonu, yani büyük olasılıkla dizinin de son sezonu. Püf.)

Daha ayrıntılı bir yazı için: The Office

Supernatural 6. sezon (24 Eylül)

Hayatımda Supernatural kadar sıkıcı başlayıp Supernatural kadar müthiş bir şeye dönüşen bir dizi daha görmedim. Her bölümü bir öncekinden daha iyi, "artık daha iyisi olamaz" diye düşündürtüyor ama bir bakıyorsunuz, oluyormuş işte. İlk sezon stand-alone bölümlerden oluşuyordu, karakterler ve ilişkiler de oturmamıştı, bu nedenle (bir de hep geç saatlerde başına oturduğumdan) olacak beni bol bol uyuturdu bu dizi, çok az bölümünün sonunu görebilmişimdir :) Ama ikinci sezonuyla birden öyle bir yükselişe geçti ve her sezonunda (özellikle Castiel'in katılımıyla!) bunu öyle bir sürdürdü ki, şu an devam eden fantastik diziler arasında en iyinin tahtına geldi kuruldu.

Dizinin en baştan beş sezon olarak düşünülmüş olması ve bu beş sezonun hikayesinin senaristlerin kafasında yıllar öncesinde belli olması gerçeği var yalnız. Supernatural planlandığı gibi bitmedi, altıncı sezonuyla gelecek. Fakat sonradan eklenen hikayesiyle önceki sezonlar kadar başarılı olabilecek mi, bunu zaman gösterecek (Dean ve Castiel karakterleri var olduğu sürece hiçbir şey olmaz diyorum ben yine de).

Ayrıntılı inceleme için: Supernatural

Dexter 5. sezon (26 Eylül)

Dexter sürmekte olan televizyon dizileri arasında en iyilerden, hele hele 4. sezonuyla, gitgide bir TV fenomenine dönüşmekte olduğunu kanıtladı. Yeni sezonun temaları (karanlık yerlere gidecek olan Dex) da çok ilgi çekici üstelik. Yeni sezonunu en heyecanla beklediğim dizi belki de. Hadi başlasın o zaman.

In Treatment 3. sezon (25 Ekim)

In Treatment, bir buçuk yıllık bir aradan sonra nihayet başlıyor. Uyarlandığı İsrail dizisinden tamamen bağımsız bir sezonla gelecek karşımıza bu kez, bu nedenle beklentilerimi ayarlayamayıp hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Umarım doğru düzgün bir senaryo ve hastalarla gelebilir senaristler, ne de olsa ellerinde olağanüstü yetenekli oyuncular var.

Haberi olmayanlar için, In Treatment, her bölümü bir psikoterapistin hastalarıyla yaptığı seanslardan oluşan bir dizi. Her sezona dört farklı hasta düşüyor; haftanın ilk dört günü onlar oluyor ekranda, cuma günü ise psikoterapistimizin bu sefer hasta koltuğuna oturduğu, kendi psikiyatristiyle olan seansını izliyoruz. Sadece tek bir mekanda, sınırlı sayıda karakterle ve sadece konuşmayla geçen In Treatment, tüm bunlara rağmen (belki de tüm bunlardan dolayı), olağanüstü güzel bir dizi.

Ayrıntılı inceleme için: In Treatment

Caprica 2. sezon (Ocak 2011)

Caprica ilk sezonuyla, prequel'i olduğu Battlestar Galactica kadar iyi, hatta belki daha da iyi bir dizi olabileceğinin sinyallerini verdi. BSG'nin tüm zamanların en iyi dizilerinden biri olduğuna inanan biri olan ben bile böyle düşünüyorsam, eğer Caprica'yı seyretmiyorsanız çok şey kaçırıyorsunuz demektir :)

Caprica'nın ta ilk bölümüyle ilgili inceleme için tıklayın: Caprica

Curb Your Enthusiasm 8. sezon (2011'in 1. ya da 2. çeyreği)

Seinfeld'in yaratıcısı Larry David'in senaryosuz kara mizah dizisi Curb Your Enthusiasm, kesinlikle herkese göre değil. İzlerken içiniz bayılabilir, sıkılabilir ve kararabilir; üstelik arka arkaya iki bölümden fazlası midenizi hasta edebilir. Ama Curb'ün çok zekice, çok gerçekçi, çok komik olduğunu da reddedemezsiniz. Son bölümün yayınlandığı Kasım 2009'dan beri kendisini çok özletti, neyse ki şu an çekimler sürüyormuş, yeni sezon 2011'in bir yerlerinde yayınlanmaya başlayacakmış, üstelik Ricky Gervais ve Michael J. Fox gibi süper isimler olacakmış. Seinfeld reunion'ıyla geçen 7. sezondan ve dizi içinde dizi konseptinden sonra (Seinfeld hayranıysanız son sezonu mutlaka izleyin derim) daha iyi bir şey yapabilmeleri imkansız gibi, ama ortaya ne çıkarsa çıksın, sadık bir izleyicisi olarak her bölümünü izleyeceğim Curb Your Enthusiasm'ın.

Damages 4. sezon (2011'in 1. ya da 2. çeyreği)

Hasara uğramış insanlar, büyük davalar, tüm sezona yayılan gizemler, enfes bir kurgu ve bir de Glenn Close. Daha ne olsun? Ayrıntılı incelemesi de burada: Damages

Breaking Bad 4. sezon (Temmuz 2011)

Umut'la geçen ay izlemeye başladığımız ve bu zamana dek kendisinden habersiz yaşayıp gittiğimize inanamadığımız, yeni sezonunun önümüzdeki yaz başlayacağını öğrendiğimizde de kafamızı duvarlara vurmak istediğimiz dizi Breaking Bad. Kendi halinde, aile babası bir kimya hocasının akciğer kanseri olduğunu ve taş çatlasa iki yılı kaldığını öğrenmesinden sonra, ölümünden sonra ailesi sürünmesin diye metamfetamin imal etmeye karar vermesiyle başlıyor. Nefis oyunculuklarla dolu, olağanüstü gerçekçi ve karakterizasyon ile karakter gelişimleri alanlarında aşmış, gelmiş geçmiş en iyi dram olmaya aday bir dizi Breaking Bad. İzleyin, izletin.

Daha ayrıntılı bir yazı için: Breaking Bad

Siz bu sezon hangi dizileri izleyeceksiniz?