Yazar: Michael Bacall & Edgar Wright (senaryo), Bryan Lee O'Malley (çizgi roman)
Oyuncular: Michael Cera, Mary Elizabeth Winstead, Kieran Culkin
Tür: Aksiyon|Komedi|Fantastik
Yapım yılı: 2010
Süre: 112 dk.
Ülke: ABD|İngiltere|Kanada
IMDb Puanı: 7.8/10
Çavlan'ın puanı: 8.3/10
Umut'un puanı: 8/10
Scott Pilgrim vs. the World, Bryan Lee O'Malley'in 2004'te başlayıp 2010'da sonlandırdığı çizgiromandan yola çıkarak hazırlanmış, herhangi bir türe sığdıramayacağım, içinde barındırdığı öğelere bakıp da romantik-komedi olarak adlandırmaktan inatla kaçınacağım, 80'lerin ve 90'ların arcade dövüş oyunlarından (Final Fight ve Haggar'ı hatırlayan?) devraldığı görsel estetiğinden tut, oyunculuklara ve diyaloglara kadar süper bir film. Scott 22 yaşında nispeten geek bir çocuk. Sex Bob-Omb adlı grubunda bas çalmakta. Bu grupta eski kız arkadaşı da (Kim) davul çalıyor. Ayrıca Scott, bir liseliyle, hem de üniformalı okula giden Çinli bir liseliyle (Knives) çıkmakta. Ama henüz öpüşmemişler bile, işte saf güzel şeyler falan yapıyorlar, Scott da mutlu oluyor. Hayatının aşkı olduğunu iddia edeceği kızla (Ramona) tanışıncaya kadar tabii. Yalnız bir sorun var, önce bu kızın 7 eski sevgilisini (erkek arkadaşını değil!) dövüşerek yenmek zorunda.
Anlamsız mı geldi? Hiç de değil! Dövüşü kaybeden patlayarak madeni paralara dönüşüyor bir kere. Bu süper değil de ne?
Burada biraz frene basıp, buraya kadar anlattıklarımdan oluşabilecek önyargılara dair birkaç açıklama yapmam gerektiğini hissediyorum. Öncelikle filmin dışı şeker kaplı içi boş bir balondan ibaret olduğu izlenimini edinenler için: Korkmayın filmin gerçekten bir konusu var (ve bence şahane bu konu.. buna ek olarak evet, yukarda anlattığım her şey doğru). Bunun yanında, bu filmi sevmeniz için, filmin görsel tarzını büyük ölçüde etkilemiş olan çizgiroman ve oyun kültürüne illa ki meraklı olmanız gerekmiyor. Yine de her komedi filmi için geçerli olan şey burada da geçerli; bu filmin kendine özgü espri anlayışına yakın bir espri anlayışınız varsa bu filmi seversiniz. Bu espri ve eğlence anlayışını da burada özetlemek çok zor (Bu filme benzer bir film izlediğimi hatırlamıyorum ben). Film biter bitmez, "son zamanlarda izlediğim ve bunun kadar güzel başka komedi filmi ne vardı?" diye düşününce aklıma ilk olarak Shaun of the Dead geldi mesela ve sonradan öğrendim ki, iki filmin de yönetmeni Edgar Wright'mış!
Scott, çoğu Amerikan filmindeki sıkıcı geek stereotipin yaşadığı sorunların (kabadayılar, içine kapanıklık, sınıf arkadaşlarını kurşuna dizme özlemi, cart curt) aksine çoğumuzun o yaşta yaşadığı normal şeyleri yaşayan bir kardeşimiz (evet yaşlandım), bunlar da özgüven ve ilişkileri yürütme sorunları (olaylar Kanada'da geçtiği için olabilir mi?). Evet kızlara yaklaşırken pek becerikli olduğunu söylemeyiz ama acınası halde olmadığı da kesin.
Görür görmez aşık olduğu Ramona'ya gelince, o da başta bize "ideal kız" gibi sunulmasına rağmen, eski sevgililerinin Scott'un peşine takılmasıyla beraber, onun da geçmişten gelen bir sürü "bagaj"ı olduğunu, hatalarını tekrarlamaktan korktuğunu ve kendince yeni bir başlangıç yapmaya çalıştığını görüyoruz. Kendisini çok da ciddiye almayan aksiyon dolu anlatım biçiminin altına bakarsak, film de bu iki karakter etrafında gelişen büyümeye dair bir hikaye esasında.
Scott'ın karşısına çıkan eski sevgililer ise, Scott'a göre çok daha karikatürize olmalarına rağmen, filmin en dinamik kısımlarını oluşturan dövüş bölümlerine süper yakışmışlar: Vegan diyeti sayesinde süper güçlere sahip olan rock yıldızı, herkesin hastası olduğu film starı olan eleman, hepsi ayrı kopuk. Dövüş sahneleri de mükemmel. Mükemmelden kastım efektler veya gerçekçilik falan değil, "bir saniye bile sıkılmadım" mükemmel.
Bildiğim kadarıyla çizgi romanın yaratıcısıyla Edgar Wright filmi yaratırken birlikte çalışmış (hatta çizgi romanın sonu henüz yayınlanmamışken filmi bu şekilde bitirebilmişler). Film çizgi romana ne kadar sadıktır bilemiyorum ama filmin içinde iyi bir bütünlüğe sahip olduğu kesin, belki bunun nedeni de budur.
Özellikle evde keyifli bir şeyler izlemek istiyorsanız ve her saniyesi sizi eğlendirecek bir film bakınıyorsanız kesinlikle tavsiye ederim.
Not: Scott bana beni, Ramona da Çavlan'ı anımsattı. (Karakter olarak yani :p)
Anlamsız mı geldi? Hiç de değil! Dövüşü kaybeden patlayarak madeni paralara dönüşüyor bir kere. Bu süper değil de ne?
Burada biraz frene basıp, buraya kadar anlattıklarımdan oluşabilecek önyargılara dair birkaç açıklama yapmam gerektiğini hissediyorum. Öncelikle filmin dışı şeker kaplı içi boş bir balondan ibaret olduğu izlenimini edinenler için: Korkmayın filmin gerçekten bir konusu var (ve bence şahane bu konu.. buna ek olarak evet, yukarda anlattığım her şey doğru). Bunun yanında, bu filmi sevmeniz için, filmin görsel tarzını büyük ölçüde etkilemiş olan çizgiroman ve oyun kültürüne illa ki meraklı olmanız gerekmiyor. Yine de her komedi filmi için geçerli olan şey burada da geçerli; bu filmin kendine özgü espri anlayışına yakın bir espri anlayışınız varsa bu filmi seversiniz. Bu espri ve eğlence anlayışını da burada özetlemek çok zor (Bu filme benzer bir film izlediğimi hatırlamıyorum ben). Film biter bitmez, "son zamanlarda izlediğim ve bunun kadar güzel başka komedi filmi ne vardı?" diye düşününce aklıma ilk olarak Shaun of the Dead geldi mesela ve sonradan öğrendim ki, iki filmin de yönetmeni Edgar Wright'mış!
Scott, çoğu Amerikan filmindeki sıkıcı geek stereotipin yaşadığı sorunların (kabadayılar, içine kapanıklık, sınıf arkadaşlarını kurşuna dizme özlemi, cart curt) aksine çoğumuzun o yaşta yaşadığı normal şeyleri yaşayan bir kardeşimiz (evet yaşlandım), bunlar da özgüven ve ilişkileri yürütme sorunları (olaylar Kanada'da geçtiği için olabilir mi?). Evet kızlara yaklaşırken pek becerikli olduğunu söylemeyiz ama acınası halde olmadığı da kesin.
Görür görmez aşık olduğu Ramona'ya gelince, o da başta bize "ideal kız" gibi sunulmasına rağmen, eski sevgililerinin Scott'un peşine takılmasıyla beraber, onun da geçmişten gelen bir sürü "bagaj"ı olduğunu, hatalarını tekrarlamaktan korktuğunu ve kendince yeni bir başlangıç yapmaya çalıştığını görüyoruz. Kendisini çok da ciddiye almayan aksiyon dolu anlatım biçiminin altına bakarsak, film de bu iki karakter etrafında gelişen büyümeye dair bir hikaye esasında.
Scott'ın karşısına çıkan eski sevgililer ise, Scott'a göre çok daha karikatürize olmalarına rağmen, filmin en dinamik kısımlarını oluşturan dövüş bölümlerine süper yakışmışlar: Vegan diyeti sayesinde süper güçlere sahip olan rock yıldızı, herkesin hastası olduğu film starı olan eleman, hepsi ayrı kopuk. Dövüş sahneleri de mükemmel. Mükemmelden kastım efektler veya gerçekçilik falan değil, "bir saniye bile sıkılmadım" mükemmel.
Bildiğim kadarıyla çizgi romanın yaratıcısıyla Edgar Wright filmi yaratırken birlikte çalışmış (hatta çizgi romanın sonu henüz yayınlanmamışken filmi bu şekilde bitirebilmişler). Film çizgi romana ne kadar sadıktır bilemiyorum ama filmin içinde iyi bir bütünlüğe sahip olduğu kesin, belki bunun nedeni de budur.
Özellikle evde keyifli bir şeyler izlemek istiyorsanız ve her saniyesi sizi eğlendirecek bir film bakınıyorsanız kesinlikle tavsiye ederim.
Not: Scott bana beni, Ramona da Çavlan'ı anımsattı. (Karakter olarak yani :p)
7 yorumcuk:
Bayılmıştım ben bu filme :D Ne olduğunu hiç bilmeden, fragmanını bile izlemeden, sadece elimde var, vakit geçsin diye açmıştım, hiç beklemiyordum :P Shaun of the Dead'i de çok sevmiştim zaten, onda gerçi Simon Pegg etkisi de vardı :P
Benim için de bu senenin en iyilerinden, 10 üzerinden bir 8, hatta 9 veririm, o kadar eğlendirmişti beni :) Sizden de (yaşadığımız coğrafyada vizyona girmek şöyle dursun, doğru düzgün duyulmamış bile olsa da) bu filmi bulup izlemenizi, çok sevmenizi, sonra da yazmanızı beklerdim. İyi olmuş :p
çok güzel çok eğlenceli bi filmdi. hayatı bi çizgiroman tadında yaşamak isteyenlere şiddetle önerilir!!
Merhabalar. Daha önce duymamıştım bu filmi ama yazdıklarınız çok hoşuma gitti, ilk fırsatta bulup seyredeceğim. Hatta şimdiden edinme çalışmalarına başladım, yüzde 8'i tamamlandı bu çalışmaların ;) İzlerken Scott ve Ramona karakterlerine de farklı bir gözle bakacağım :)
bir filmi 2. defa izlemenin zaman kaybı olduğunu düşünen benim gibi birisi için, bu filmi 2 gün içinde 2 kere, heyecanından hiçbir şey kaybetmeden izlemenin nasıl bir his olduğunu eminim anlıyorsunuzdur.
Yönetmeni tanıyorum (bu filmi yeni duyduğuma göre aslında tanımıyormuşum..) ve Shaun of the Dead filmini falan izlemiş ve çok beğenmiştim. Yazıyı okluyunca hemen fragmanlarını izleyip hatim ettim. Ardından DVD'sini bulup getirttim! Tavsiye için teşekkürler, DVD koleksiyonuma harika bir film daha girdi!
Favori repliğim:
- Soru sorar mı?
- Evet, soru sorar, sorabilir, sorma kapasitesi var.
- Ben, sormasını istiyorum.. :))
Bu arada belki haberi olan vardır ama yine de paylaşmak istediğim bir sayfa var;
https://vimeo.com/scottpilgrim
Filmin kamera arkasına ışık tutan video blog sayfasına ait görüntüler burada. Filmin fanları için filme dair çok şey var. ;)
Yorum Gönder